Bazı oyunlar var, adı bile yüzünde gülümseme yapar. Sweet Bonanza da öyle işte. İsmi duyduğunda bile insanın aklına renkli şekerler, patlayan tatlılar geliyor. Ama bu oyunda işin rengi biraz farklı. Sadece şirin görünmekle kalmıyor, aynı zamanda öyle anlar yaşatıyor ki insanın kalbi kıpır kıpır ediyor.
Sweet Bonanza’yı açtığında ilk fark ettiğin şey: renkler. Bir tuhaf huzur veriyor insana. Karpuz, muz, üzüm… adeta meyve sepeti ama bu sepet sana para getiriyor. Şöyle diyeyim, oyun başta masum gibi ama çarpanları gördüğün an işler ciddileşiyor. Hele o x100 bombası… aniden ekranın ortasında belirince insanın göğsüne bir ferahlık oturuyor.
Ama bir dakika… hemen umutlanma, bu oyun da nazlı. Öyle her dönüşte servet vermiyor. Ama vermediği zaman bile seni sıkmıyor. Çünkü atmosfer, çünkü umut… hep var. Slotter sayesinde de bu deneyim daha keyifli oluyor. Ne kasma var, ne donma. Tıkır tıkır çalışıyor her şey.
Sweet Bonanza’nın kalbi freespin’lerde atıyor diyebiliriz. O şeker bombaları geldi mi, otomatik modda eğlence başlıyor. Ve inanın, o an geldiğinde ses açılmasa bile içinden müzik çalıyor gibi oluyor. Hele bir de çarpanlar peş peşe denk geldiyse… insanın içi sevinçle doluyor.
Ve buradaki freespin sistemi diğerlerinden farklı. Bir kere tetiklendi mi… arka arkaya kazançlar gelebiliyor. Risk al, sabırlı ol, sonra bir bakmışsın ekran parlıyor. Ve tabii ki tüm bu heyecanı yaşamak için doğru adres belli: Slotter. Hızlı işlem, güvenli altyapı, anında destek. Daha ne olsun?
Bu oyunu oynarken sadece kazanmak değil, iyi hissetmek de önemli. Slotter’da oynarken bunu fazlasıyla hissediyorsun. Tatlı bir atmosfer, net bir arayüz ve güven veren bir ortam.
Sweet Bonanza’nın tatlı dünyası seni içeri çekiyor ama sonra bir bakıyorsun ciddi kazançlar elde etmişsin. Hem ruhun dinleniyor, hem cüzdanın gülümsüyor. İşte bu yüzden Slotter ile birleştiğinde bu oyunun tadı bambaşka oluyor.
Bir oyun düşün ki hem neşelendiriyor hem kazandırıyor. Sweet Bonanza bunu başarıyor. Şeker gibi başlıyor, bomba gibi bitiriyor.
Ve belki de bazen hayat, bir şekerin patlaması kadar kısa ama bir çarpanın etkisi kadar güçlü hissettirmeli. Bunu ancak Sweet Bonanza’da gerçekten anlayabiliyorsun.
Yani şimdi şöyle... Gates of Olympus’a ilk girdiğinde bir ciddiyet çöküyor üstüne. O Zeus var…
Şimdi bak... The Dog House Megaways dediğimizde akla ilk gelen şey ne olabilir? Köpekler, kulübeler,…
Şimdi şöyle bir durum var... Starlight Princess deyince akla hemen pembe saçlı, yıldızlı bir anime…
Yani baklava deyince insanın aklına ilk önce bayram sabahı gelir. Tepsiyle ikram, cevizli mi fıstıklı…
Şimdi şu Athena var ya... öyle sıradan tanrıçaya benzemez. Bilgelik diyorlar ama bu oyunda bildiğin…
Şimdi şöyle bir durum var… Big Bass Bonanza dediğin zaman, aklına hemen şortlu bir balıkçı…